BIELEFELD (Öztürk)
Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan, önceki gün (11.8.2017) Cuma namazı çıkışı yaptığı açıklamada, 24 Eylül Pazar günü Almanya’da yapılacak genel seçimde, seçme hakkı olan Türkiye kökenli vatandaşlara seslendi. İki ülke arasındaki gerginliği özetledikten sonra konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, „Almanya’daki bütün soydaşlarıma diyorum ki sakın bir yanlışa düşüp de bunları desteklemeyin. Ne Hıristiyan Demokratları ne SPD’yi ne Yeşilleri. Bunların hepsi Türkiye düşmanıdır. Türk seçmenlerimiz Türkiye’ye bu denli saygısızlık yapan bu siyasi partilere karşı sandıkta oylarını kullanırken gerekli dersi vermeleri gerekir diye düşünüyorum“ demişti.
İşte bu mesajı BİG Partisi genel başkanı Haluk Yıldız, ATİB genel başkanı İhsan Öner, eski Türkdanışlardan Nebahat Polhrech, AK Parti’ye yakınlığı ile bilinen UETD Bielefeld bölge başkanı Şenol Sayılı ve İşadamı Kemal Kaptan’a sorduk. Nasıl değerlendirdiklerini öğrenmek istedik. İşte verilen cavaplar.
Avrupa’daki insanlarımız günah keçisi olmamalı
Almanya’nın referandum sürecinde başlattığı „Hayır“ kampanyasını tasvip etmemiştik.
„Sana yapılmasını istemediğini başkasına yapma“ diye bir atasözü vardır. „Onlar yaptı“ diye aynı şeylere tevessül etmek, Avrupa’daki insanlarımızı balık yemi olarak görmek doğru değildir. İnsanlarımız üzerinden siyaset yapılmamalıdır. Bu tavırları, Almanya’da geleceğimiz açısından doğru bulmuyorum. Her zaman ifade ettim, tekrarlamak istiyorum; karşılıklı parmak sallayarak siyaset yapılmaz, sağduyulu davranarak meseleye yaklaşmamız gerekiyor. Avrupa’daki insanlarımız günah keçisi yapılmamalıdır.
Oy hakkı kolay elde edilmedi
Cumhurbaşkanı, bu açıklamayı hiç düşünmeden yaptı galiba.. Oy hakkı olan insanlar tercihini inandıkları parti için kullanacaklar. Yoksa Sol Parti, Türkiye politikasını devamlı eleştiriyor, Afd ise elinden gelse burada bir türk bırakmayacak. Oy hakkı insanlara öyle kolay verilmedi ve ben halkımızı tanıdığımı düşünüyorum, onların seçime katılacağına inanıyorum. Hatta bugün buna daha da özen göstereceklerini düşünüyorum.
Bu çağrı R. Erdoğan’a sempatisi olan seçmeni etkileyecektir
Biz Almanya’da kurulu bir parti olarak bu tür karşılıklı müdahaleleri pek tasvip etmiyoruz, çünkü bu durum maalesef karşılıklı önyargılara sebep oluyor ve toplumun daha da kutuplaşmasını ve bölünmesini sağlıyor. Dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye kökenli seçmenlere, Almanya’nın Türkiye’ye olan menfi tavrından dolayı Almanya’nın büyük partilerini seçmeyin diye bir çağrıda bulunmaktadır. Bu siyasi bir misilleme olarak görülebilir. Bu çağrı elbetteki Cumhurbaşkanı’na sempatisi olan birçok seçmeni etkileyecektir.
Yanlışa uymak başka bir yanlışı beraberinde getirir
Şahsi politikalara yurtdışı Türklerini alet etmeye çalışmak tamamen yanlış, bu yanlışa uymak başka bir yanlıştır. Şahsi hatalardan doğan sonuçları Türkiye Cumhuriyeti’nin politikaları olarak değerlendirmek doğru değildir. Almanya’da yaşayan Türkler hangi partilere oy vereceklerineözgür iradeleri ile, yurttaşlık bilinci ile karar vereceklerdir.
Türk kökenli seçmenler kendi iradeleriyle kararını vereceklerdir
Avrupa’da ve özellikle Almanya’da yaşayan Türkler, yaşadıkları ülkelerin, yakın geçmişteki yaşamış oldukları hadiseler eşiğindeki olayları iyi analiz ederek, kendine yakın görmüş olduğu siyasi partileri tercih edecektir. Türk kökenli Alman seçmenler, kendi hür iradesiyle siyasi kararını verecektir, buna da herkesin saygı duyması gerekir.
Almanyalı Türkler en doğru kararı verecektirler, bundan kimse endişe duymasın.