Alman- Azerbeycan Dostluk Cemiyeti‘nin
Sevgili Kardeşlerimiz,
24.10.2020 tarihinde, saat 14:30 da Azerbeycan Ordumuza destek ve Gence Terörünü dünyaya duyurmak için yüreği Azerbeycan için atan herkesi Bielefeld‘de düzenlediğimiz yürüyüşe katılmanızı rica ediyoruz.
Güç Birlikten Doğar, Şimdi Birlik Olmak Zamanı!
paylaşımı bana da ulaştığında yola çıktım.
Saat 14:30 da Bielefeld Tren Garı Binası önüne gittiğimde yaklaşık 250 kişilik bir katılımcı arasında buldum kendimi. Gar önü adeta kardeş Türkiye ve Azerbeycan bayraklarıyla bir gelincik tarlasına dönüştürülmüştü.
Katılımcılar arasına girdim ve cemiyet görevlilerinin bulunduğu alana yürüdüm. Beni Kemale Tagiyeva isimli bir bayan kardeşim karşıladı. Niyetim, alanda konuşma yapacakların kimler olduğunu öğrenmek ve konuşma metinlerinin varsa birer örneğini almaktı. Bana verilen yanıt destek yürüyüşünün önemini anlatmaya yetti:
Üzgünem, size verebileceğim yazılı bir metin yoktur. Bizim kürsüde gardaşlarımız için söyleyeceklerimiz (kalbini işaret ederek) buradadır ve (başını işaret ederek) buradadır, dedi ve ekledi:
Bu haklı davamızda Türk gardaşlarımızı aramızda görmekten çok mutlu oldum.
Gösteri alanında ilk olarak Ermeni saldırılarında şehit düşenlerin fotoğraflarını taşıyanlar göze çarpıyordu. Gence‘de bombalanarak katledilen şehit çocukların fotoğraflarını taşıyan Herford‘da yaşayan Naziler Beşirova isimli genç bir annenin feryadı duyuldu ardından:
Ben bir anayım. Bugün ise kırgın ve yaslı bir milletin anasıyam. Ermenistan aynen 100 yıl önce nasıl köylerimize girip kalleşçe sivillere saldırdıysa, bugünde Gece‘de sivilleri hedef almıştır. Hüzünlüyem, çünkü şehitlerimiz vardır.
İşgal altındaki toprağımızı geri istiyom. Bayrağımızın Karabağ‘da yeniden dalgalanmasını ve ezanımızın yeniden duyulmasını arzuluyam. Karabağ özümüzdür, bizimdir. Karabağ toprağı ulu dedelerimizin bize yadigarıdır.
Şehriye Qurbanova isimli ve saldırıya uğrayan Gorambovlu genç bir Azeri gösterici ise Ermeniler tarafından bombalanan köylerinde yaşayan ailesinden haber alamadığını ve endişelendiğini üzülerek anlattı. Ailemde cepheye gönüllü gittiler. Onlar arasında iki şehidimiz var: İsmail Kerimov Abbasoglu ve Fidan Qurbanova. Topraklarımıza saldıran ve köylerimizi bombalayan Ermenilere lanet olsun! sözleriyle tamamladı.
BAHNHOF SOKAĞI İSTİKAMETİNE DOĞRU YÜRÜYÜŞ
Saat 15:00 de göstericiler Almanca ve Azeri şivesi ile slogan atarak yürüyüşe geçtiler, trafiğe kapalı Bahnhof sokağı inledi. Yürüyüş, Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez! sloganı ile Kessilbrink alanına girildi.
Kesselbrink alanındaki gösteri Azerbeycan Milli Marşı ve şehitler için üç dakikalık saygı duruşu ile başladı. Marş katılımcılar tarafından hep bir ağızdan yüksek sesle okundu.
Ardından konuşmalarını yapmak üzere ilkin Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Birliği Genel Başkanı Dr. Mustafa Tosun söz aldı. Tosun, Kardeş Azerbeycan halkının haklı davalarında yanlarındayız, dedi.
KARDEŞÇE KUÇAKLAŞTIKLARI GÜNDÜR
Sonra Türk – Azerbaycan Kültür Derneği‘ni temsilen söz alan Türkolog Adem Yavuz Tumay, Sovyetler Birliği‘nin 30 yıl önce parçalanmasıyla başlayan ve Ermenistan – Dağlık Karabağ bölgesini de içine alan tarihi süreçten bahsetti ve Almanya Başbakanı Angela Merkel‘in taraflara yaptığı ateşkes ve müzakere çağrısını övdü. Tumay, katılımcılar içinde çok sayıda kardeş ülke Türkiye‘den de haklı davalarına destek veren insanların varlığına dikkat çekerek, „1514 senesinde Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim ile Safevi Hükümdarı Şah İsmail taraftarları Çaldıran Ovası‘nda karşılaşıp savaşmışlardır. Bugün onların kardeşçe kucaklaştıkları gündür“ diye konuşmasını noktaladı.
Gösteri Azeri iki Türk kızının sunumlarıyla devam etti. Ellerinde bulunan dosya kağıtlarına Dağlık Karabağ bölgesinin Ermeni işgal güçleri tarafından değiştirilen köy isimleri vardı. Okuyup buluşturup yere attılar, ardından hep bir ağızdan köylerin gerçek isimlerini haykırdılar. Gözyaşlarına engel olamayan insanlar gözetledim.
Alman – Azerbeycan Dostluk Cemiyeti Bad – Salzuflen kenti sivil toplum derneğinden Kemale Tagiyeva ve bayan arkadaşının sunumlarıyla gösteri sona erdi. Üzerlerinde şehit edilen askerlerinin ve sivil vatandaşlarının kanlarını temsil eden kırmızı lekeli beyaz giysiler vardı. Kollarını açarak çektikleri acıları bir kez daha topluluğa haykırdılar.
Gösteriye coronavirüs salgınına rağmen polis kontrolünde yaklaşık 250 kişi katıldı. Bielefeld ve çevresinde yaşayan Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi olan olmayan çok sayıda Türkler de destek verdi. Gösteri 17:30 da sloganlar atılarak sona erdi.
“KARABAĞ MÜCADELESİ BİR KURTULUŞ SAVAŞIDIR”
Yürüyüşe destek veren gruplardan biride Türkiye Gençlik Birliği idi. TGB- GYK Üyesi Can Çakır da konuşmacılar arasındaydı. Konuşmasında Çakır, Karabağ’da verilen mücadelenin bir Kurtuluş Savaşı olduğunu söyledi. Çakır, Karabağ’da ulaşılacak bir zaferin başta bölge ülkeleri olmak üzere tüm insanlığı etkileyecek bir zafer olacaktır.“ diye mesajını verdi.
· Hıdır CAN
