Şaka gibi.. 1 Nisan‘da hanımla alışverişe gittik…

4 ayrı kurumsal markete gittik. Sebzeden meyveye, kuru gıdadan un ve mayaya her ihtiyacımızı gördük. Üç kurumsal markette WC kağıt reyonu boştu. Fakat, birinde bulduk. Hanımın ifadesine göre fiyatı biraz yüksekmiş. Bir markette de 4 tane 1 kg un aldık.

Ördeklerde kurallara uymuş gibiydiler...
Ördeklerde kurallara uymuş gibiydiler...
Adnan Öztürk yazdı...
Adnan Öztürk
yazdı…

Bu gün 1 Nisan 2020, önceki senelerde, özellikle bu günün gündemi „Yapılan 1 Nisan eşşek şakaları“ oluştururdu. Bizde eşşek şakalarını takip eder, „Vay salak, vaay“ derdik.  Bu gün 1 Nisan şakası aklıma bile gelmedi. Çünkü gündem şakadan çok uzak, korona virüsü idi. Bütün dünyayı etkisi altına almış, insanların üstüne dozer gibi çökmüştü. Hiçte şakaya gelir tarafı yoktu.

Fakat, şaka gibi hanım ile alış verişe gittim. Şaka gibi diyorum, çünkü alış verişi hep hanım yapardı, ben hiç gitmezdim. Sebebi nedir dediğinizi duyar gibiyim. O da bende kalsın… fazla açık vermek iyi olmayabilir!…

Biri Türk, dört ayrı kurumsal markete gittik

Un ve maya vardı.
Un ve maya vardı.

4 ayrı kurumsal markete gittik. Sebzeden meyveye, kuru gıdadan un ve mayaya her ihtiyacımızı gördük. Üç kurumsal markette WC kağıt reyonu boştu. Fakat, birinde bulduk. Hanımın ifadesine göre fiyatı biraz yüksekmiş. Bir markette de 4 tane 1 kg un aldık. Kasada 2 tanesini bırakmamız gerektiğini söylediler. 2 den fazla vermediklerini duymuştukda, yaşamamıştık. Bu vesileyle yaşadık. Bu arada maya da vardı. Yine hanımın ifadesine göre, ambalajı değişmişti. Maya küçük parçalara bölünerek kutulara konulmuş, hatta kullanma tarihi de elle yazılmıştı. Fotoğrafta görüldüğü gibi.

Sosyal mesafe korunuyor

Hani bu korona (Kovid 19) ile tanıştıktan sonra bazılarının, „Sosyal Mesafe, bazılarının da Fiziki Mesafe“ diye adlandırdığı davranış biçimine dikkat ettim. İnsanların tedirginliği yüzlerinden okunuyordu. Yanyana ve karşı karşıya gelmemeye özen gösteriyorlardı. Hatta biraz yaşı ilerlemiş olanlar daha dikkatliydi. Karşıdan birisi geliyorsa bekliyordu. Biliyormusunuz beni en çok bu manzara üzdü. Belli ki zarar görmek istemiyorlardı, onun için ceylan gibi de ürkeklerdi. 

Kasalar gayet düzenliydi. Ödeme yapacak müşteriler 1,5 metre arayla işaretlenen çizgilerde duruyorlardı. Dikkat etmeyenlerde hemen sırada bekleyenler tarafından uyarılıyordu. İtiraz eden de yoktu. Kasiyer ile müşteri arasına koruyucu cam konulmuştu. Ödemeyi kredi kartı ve peşin olarak yapanlar oldu. Yani sadece, „Kredi kartı ile ödeme yapılıyor“ söylentileri dedikodudan ibaretmiş. Bu anlattıklarım gittiğimiz birisi Türk marketi olmak üzere 4 market içinde geçerliydi.

Adnan ve Fatma Öztürk
Adnan ve Fatma Öztürk

Obersee gölünde bir tur atalım dedik

Alış verişten eve dönerken, ikametgahımıza çok yakın olan Obersee gölünün etrafını gezelim, güneşli havayı değerlendirelim istedik. Esasında iyide ettik. Gölün etrafını dolaşmak tam 3,5 km. Göle gittiğimizde güzergahımız bellidir; Obersee durağından giriş  yapar, ilerdeki köprüden sağa döner turumuzu tamamlarız. Bugünde öyle yaptık. 3,5 km mesafede 2 kişiden fazla grup ile yürüyeni görmedik. Sadece çocukları ile gelenler vardı. Onlarda en fazla 3 kişiydiler. Bu da insanların, koruma ve korunma noktasında ne kadar dikkatli olduklarını gösteriyordu. Sevindik. 

Şehir idaresi işi şansa bırakmamıştı, zabıtalar devriye geziyordu

Zabıtalar kontrol için Obersee gölündeydi.
Zabıtalar kontrol için Obersee gölündeydi.

Fakat, şehir idaresi işi şansa bırakma gibi bir yolu açık tutmak istememiş olacak ki, zabıtalar devriye geziyordu. İlk defa yaya  yürüdüğümüz o yolda zabıta arabasını gördük. Sessiz ve etrafı kontrol ederek seyrediyordu. Sadece zabıta değildi kontrol eden, havada helikopterde vardı. Yani, kovid 19 mikrobuna karşı işi şansa bırakmamıştı. 

Bu manzara karşısında sevindik, çünkü halk ve idare, mikrobun yayılmaması için çok dikkatli ve kontrollü. Duyarlılığın seviyesinin yükselmesi insanı ümitlendiriyor.  

Son söz olarak  ünlü şahirlerimizden Halide  Nusret Zorlutuna‘nın bir şiirini yazmak istiyordum, vaz geçtim. 

Koronasız günleri o kadar özledik ki, aman dikkat edelim, sıkalım dişlerimizi, bu mikrobu; ne bulaştıran ne de bulaşan olalım. 

1 Nisanları yine hep şaka yaparak geçirelim. Şaka yapacağımız ve güleceğimiz günlerde olsun 1 Nisanlar…