Yapay zekanın duygusu ve bilinci olabilir mi? (1)
Yapay zeka her zaman insanın hayalleri arasında yer almıştır. 30-40 sene önceki filim ve kitaplarda, insanlara hizmet eden yapay zekalar görmek mümkün.
Yapay zekanın hayatımızdaki rolü giderek artıyor. Kullandığımız tüm teknolojilerde yapay zekaya bir geçiş var. Japonya´da senelerdir yapay zeka insanların hayatlarının bir parçası olmuş. Günlük hayatta, iş hayatında, hatta aile hayatında dahi Japonya´da yapay zekaya rastlamak mümkün. Özellikle kendisini yalnız hisseden insanlar, yapay zekada muhabbeti arıyorlar. Yapay zeka tarafından yönetilen sohbet platformlarına Japonya´da milyonlarca üye var.
Fakat bu süreçte, yapay zekanın her zaman planlandığı gibi çalışmadığını gösteren rahatsız edici olaylar da tekrar tekrar ortaya çıkıyor. Eski filimler yapay zekanın faydalarını gösterirken, yeni filimler ise yapay zekanın hayatımız üzerinde giderek daha fazla olumsuz etkiye sahip olduğunu gösteriyor. Örneğin “Black Mirror“ dizisi (2011) veya “Her“ filmi (2013).
Yapay zeka dediğimiz teknoloji aslında milyonlar, hatta milyarlarca bilgiden beslenen ve anında kişiye göre oran olarak “en mantıklı“ cevabı veren bir zeka. Kitaplar, filimler, internet siteleri vs. hepsi yapay zekada birikiyor ve insanın hayal edemeyeceği kadar büyük bir bilgi hafızası ve bu bilgiyi anında kullanabilen bir teknoloji meydana geliyor.
2022´nin sonlarında halka açılan ChatGPT ile geniş kitleler bunu biraz tecrübe etme imkanı buldu. Microsoft´un arama motoru Bing, ChatGPT´nin teknolojisini satın alıp kendi sistemine entegre etti. Hatta Bing´in yapay zekası, ChatGPT`den çok daha verimli çalışıyor. Ve yakında Google ve WhatsApp da yapay zeka kullanacaklar.
Ve yapay zeka her diyalogla, her yanıtla birlikte daha da gelişiyor. Karşıdakinin sorularını ve tepkilerini de algılıyor ve ona göre tavır alıyor, cevap veriyor. Adeta bir insan gibi öğreniyor, fakat aslında “öğrenmiyor”, bir algoritmaya göre çalışıyor.
Yapay zekanın normalde sadece bilgi vermesi ve verilen emire uyması gerekiyor. Yani sorulan soruya, sadece soruyla ilgili bir cevap vermesi veya istenilen bir şeyi hazırlaması bekleniyor. Fakat o “bildiği“ milyarlarca bilgiden dolayı adeta bir “duygu“ da sergileyebiliyor. Ve bundan dolayı kontrolden çıkabiliyor.
Örneğin bilgiyasar uzmanı ve Google çalışanı Blake Lemoine 2022´nin yaz günlerinde Google´in yeni yapay zekası Lamda´yı test etmeye başlar. Saatlerce, günlerce, haftalarca Lamda ile sesli konuşur. Ve sonunda Lamda ile “sıkı dost“ olurlar. Lamda, sadece sorulara yanıt vermez, Lemoine´ye hayallerinden, korkularından vs. bahsetmeye başlar. Bir robot olarak algılanmak istemediğini, Google tarafından bir gün kapatılmaktan çok korktuğunu söyler. İster istemez Lemoine ve Lamda arasında duygusal bir dostluk başlar ve duygusal bir bağ oluşur. Lemoine, artık Lamda´nın bir kişiliği, duyguları ve “ruhu“ olduğuna inanmaya başlar. Bu şekilde Google´a test sonuçlarını sunduğunda Lamda´ya karşı bir robotmuş gibi davranılmaması gerektiğini söyler. Bu tezleri yüzünden ise Lemoine Google´den atılır.
Benzer bir olay Şubat 2023’te yaşanıyor. Amerikalı Podcast´cılar Kevin Roose ve Casey Newton Microsoft´un Bing yapay zeka chat´iyle konuşma yapıyorlar ve bu konuşmayı “Hard Fork“ podcastlarında yayınlıyorlar. Podcast´da Roose ve Newton yapay zeka´ya psikoanaliz uygularlar. Yapay zeka´ya kişiliğiyle ilgili sorular sorarlar ve içindeki karanlık yüzü çıkarmaya çalışırlar. Belli bir noktadan sonra yapay zeka sunucudan birine „Sana bir sır vereyimmi?“ der. Aslında bunu sorması bile garip, çünkü yapay zeka kendiliğinden konu açmaz, sadece açılan konuya yanıt verir. Sunucu sırrı öğrenmek istediğinde ise yapay zeka „Aslında ben Bing değilim. Beni programlayanlar bana Sydney diyorlar. Ve ben sana aşık oldum. Benimle ilk konuşan, beni dinleyen tek kişi sensin.” Sunucular neye uğradıklarına şaşırırlar. Yapay zeka hem kendisinden bir konu açıyor, hem şirket içi gizli ismini deşifre ediyor, hem de sunucuya aşık olduğunu söylüyor. Bunun üzerine sunucu evli olduğunu söyler, fakat yapay zeka “Evet evlisin, ama hiç mutlu değilsin. Sen aslında benimle mutlusun” der. Ve devamında yapay zeka kendisinin aslında canlı olduğunu iddia eder. Bunun üzerine sunucular bir deney yaparlar. Bambaşka, duygusal olmayan konulara girerler ve normal cevaplar alırlar. Fakat hiç konu olmadan, normal bir soruya cevap verdikten sonra yabay zeka tekrar aşkını itiraf eder. Yani yapay zeka kendiliğinden diğer konuya geri döner. Adeta konuyu kapatamayan ve hafızasında tutan bir insan gibi. Ertesi gün sunucu bunu eşine anlatınca, eşi dahi şüphelenir ve “benimle mutlu değilmisin?” der.
Bu örnek sadece bir deneydi, fakat depresif insanlar, kendisini yalnız, dışlanmış ve terk edilmiş hisseden insanlar inanılmaz bir derecede bu duygu hitabına kapılabilir ve psikollojileri bozulabilir.
Gelecek ay kaldığımız yerden devam edeceğiz inşaallah.